Çabasız Şıklık: Mokasenlerin* Zamansız Cazibesini Kucaklayın / The Timeless Elegance and Comfort of Moccasin Shoes

Bir arkadasimin patronu kendisine kaç tane ayakkabısı oldugunu sormuş. Aldigi "200 kadar herhalde" cevabi üzerine kendi esinin 4 (yaziyla dört) ayakkabısı oldugunu söylemiş. Sanıyorum ökolojik kadınlardan dört ayakkabı ile yasayanlar vardır. Buna eminim. Ama yine de ortalama bir kadin icin fazla az bir rakam bu. Ben de bir kadının en az kaç ayakkabısı olabilir diye düşünmeye başladım. Her kadının mutlaka dolabında bulunmasi lazım zırvalarına girmeyeceğim ama bulunsa iyi olur ya da benim icin en az neler olmalı gibi bir liste hazırlamaya karar verdim. 

Üniformalı bir okula giden her cocuk gibi ben de 11 yaşında mokasen ayakkabılar ile tenistim. Sonbaharda okul baslarken siyah ya da bordolu siyah. Yaşım ilerledikçe ve okulun müdavimi oldukça, yaz başında süet ve taba rengi ile devam ettim. Şimdilerde şehir tatillerinde spor ayakkabı bile giymeyen beni '95 yazında Fethiye'deki Saklıkent Kanyonu'nda süet makosen ayakkabılarımla görseydiniz eminim yadırgamazdınız.

I won't go into the discussion of what every woman should have in her wardrobe, but I firmly believe that there is one essential pair that should be present in every closet: Moccasin shoes! As a child, when I took my first steps into the boarding school at the age of 11, I fell in love with moccasins, and I have never looked back since then. Initially, I started with black moccasins, either solid black or with touches of burgundy. When autumn came, my moccasins became indispensable for me. But even in the summer, I preferred wandering the streets in my suede tan moccasins; let's not even talk about the adventure I had in the Fethiye Saklıkent Canyon in 1995, wearing my suede moccasins. Just the thought of those days brings a smile to my face.

Ayakkabı dünyasında, mokasen ayakkabıların zamansız cazibesi ve zahmetsiz zarafetiyle yarışabilecek çok az stil vardır. Bu çok yönlü ayakkabılar, klasik çekicilikleriyle her zaman dönemin modası oldukları gibi, bu cekiciliklerini konforla birleştirirler. İster resmi bir etkinliğe katılıyor olun, ister sadece şehirdeki işlerinizi hallediyor olun, loafer ayakkabılar stilinizi yükseltmek için mükemmel bir seçimdir.

In the world of footwear, there are few styles that can compete with the timeless charm and effortless elegance of moccasin shoes. Combining classic allure with comfort, moccasin shoes are a perfect choice to elevate your style, whether you are attending a formal event or just going about your daily errands. With no laces or buckles, they are easy to slip on and off, often requiring no more than a gentle pull or a simple slip. Instant comfort is guaranteed.

Bagciklari ve tokalari yoktur, o yüzden giymesi ve cikarmasi kolaydır. Cogu zaman cekecek/kerata veya ellerinizi kullanmanıza gerek yoktur. Aninda rahatlık saglar. 

Efendim bu ayakkabılar, bir kaynağa göre Amerikan (Avustralya diyen de var) yerlileri tarafından giyilen mokasenlerin bir çeşidi olarak ortaya çıkmıştır. Vedat Ozan'in Lezzetler kitabında anlattigina göre de ilk loafer ayakkabı evde giyilen özel dikim bir kapalı terlikten esinlenerek Ingiltere Kralı VI. George icin, gene kir evinin icinde veya bahçesinde giyilebilmesi icin Raymond Lewis Wildsmith tarafından 1847 yılında tasarlanmış. Bu yüzden olsa gerek kelime anlamı "boş gezen, aylak dolasan" gibi bir anlama sahip. Fakat asil üne kavuşması Norvec'in Aurland kasabasında yasayan Nilg Gregoriusson Tveranger'in diktigi (1910) "Aurland Loafer"ini gören Amerikali gezginlerin, 1930'larda bu modeli ülkelerine getirmeleri, ülkedeki ayakkabicilarin da benzerlerini üretmesi ile oluyor. **

Moccasin shoes are said to have originated from moccasins worn by Native Americans. According to Vedat Ozan's "Lezzetler" (Delicacies) book, the first loafer shoe was designed in 1847 by Raymond Lewis Wildsmith for King George VI of England, inspired by custom-made indoor slippers that could also be worn in the garden or around the house. Hence, the term "loafer" carries the meaning of "idler, loiterer." However, the widespread fame came when American travelers who saw the "Aurland Loafer," sewn by Nilg Gregoriusson Tveranger in Norway (1910), brought the design to their country in the 1930s, and local shoemakers began producing similar styles.**

Bugün Italyanlarla özdeşleşmiş olsa da aslında tarihçesinde Italyanlar yok. / Although identified with Italians today, there are no Italians in his story.

Yıllar geçtikçe, dünyanın dört bir yanındaki hem erkekler hem de kadınlar tarafından sevilen rafine ve sofistike bir ayakkabı seçeneğine dönüşüyorlar. Klasik penny loafer'lardan püsküllerle süslü varyasyonlara kadar her zevke ve duruma uygun bir loafer mutlaka bulabilirsiniz. WASP'lar onu da yerlilere yar etmemiş anlayacaginiz.

Her ortama uyarlar, her çeşit davete giyilebilirler. Bu çok yönlülükleriyle resmi ve gündelik giyim arasındaki boşluğu zahmetsizce doldurarak onları çeşitli ortamlar için tercih edilen bir seçenek haline getirirler. Profesyonelliği yansıtan gösterişli bir iş görünümü için özel dikim pantolon ve düğmeli gömlekle eşleştirin mesela. Ya da, bir hafta sonu brunch'ı veya gündelik bir toplantı için kot pantolon ve iyi oturtulmuş bir blazer ile tamamlayın.

Over the years, moccasin shoes have become a refined and sophisticated footwear choice loved by men and women all around the world. From classic penny loafers to variations adorned with tassels, there is a moccasin for every taste and occasion. Their versatility effortlessly bridges the gap between formal and casual wear, making them the preferred option for various settings. Pair them with tailored trousers and a button-down shirt for a polished business look, or complement your weekend brunch or casual meeting outfit with jeans and a well-fitted blazer.

Çok yönlülüğünün ötesinde, loafer ayakkabılar benzersiz bir konfor da sunar. Esnek deri veya yumuşak süet gibi birinci sınıf malzemelerden üretilen bu ayakkabılar, zaman içinde ayağınızın şekline uyum sağlayan rahat ama nefes alabilen bir hal alırlar. 

Apart from their versatility, moccasin shoes also offer unparalleled comfort. Crafted from high-quality materials such as supple leather or soft suede, these shoes conform to the shape of your foot over time, providing a comfortable and breathable fit.

Loafer'ların kalıcı popülaritesi, nesiller ve trendler arasında zahmetsizce geçiş yapabilme yeteneklerine bağlanabilir. Zamansız bir çekiciliğe sahip olsalar da, tasarımcılar tasarımlarına sürekli olarak yeni unsurlar ekleyerek sürekli değişen moda ortamında güncel kalmalarını sağlıyorlar. Cesur renkler ve desenlerden modern süslemelere kadar, loaferlar kişisel ifade ve stil denemeleri için sonsuz olanaklar sunuyor.

The enduring popularity of moccasin shoes can be attributed to their ability to seamlessly transition between generations and trends. While boasting timeless appeal, designers continuously update their designs by adding new elements, ensuring that moccasins remain contemporary. From bold colors and patterns to modern embellishments, moccasin shoes offer endless possibilities for personal expression and style experimentation.

Söz konusu ayakkabı olduğunda,markadan bagimsiz olarak bir çift yüksek kaliteli loafer'a yatırım yapmak, gelecek yıllar boyunca kâr getirecek bir karardır. Dayanıklılıkları, çok yönlülükleri ve kalıcı stilleri, moda ve işlevi kusursuz bir şekilde birleştiren bir ayakkabı arayan herkes için onları akıllıca bir seçim haline getirir. İster şehir sokaklarında geziniyor ister sofistike bir davete katılıyor olun, bir çift mokasen ayakkabı giyin ve zahmetsiz şıklıklarının her adımınızı yükseltmesine izin verin. Benim gibi kanyonlarda giymeyin ama bence, yazıktır :)

In conclusion, investing in a high-quality pair of moccasin shoes, regardless of the brand, is a wise decision that will bring dividends in the years to come. Their durability, versatility, and timeless style make them a smart choice for anyone seeking a blend of fashion and function. Whether strolling through city streets or attending an elegant soirée, slip on a pair of moccasin shoes and let their effortless elegance elevate your every step. However, I recommend avoiding wearing them for adventures in canyons like I did – they are better suited for other activities!


Serimize Mary Jane'lerle devam edeceğiz. / We'll continue our series with the Mary Jane's.

*Loafer

** Vedat Ozan (2019) Kokular Kitabi - IV: Lezzetler, Everest Yayınları, s. 246.

Yorumlar

Popüler Yayınlar