Aci Vatan Almanya

Ne zamandir aklimdaydi boyle birseyler yazmak. Bugun bu konuda bir kac yazi da okuyunca dedim baslayayim bari. 
Bremen'e tasinali henuz bir yil olmadi. Zaten geldiimden beri en az uc dort ayi Turkiye'de gecirdim. Ama yine de benim de Almanya ile ilgili bazi izlenimlerim olusmaya basladi tabi ki. 
Daha Almanya'ya tasinmadan once ilk dikkatimi ceken is sahalarinin Almanya'nin her yerine yayilmis olmasi idi. Yani bizde genel olarak sadece Istanbul'da is imkanina sahipsiniz. Evet pek cok sanayi sehrimiz var, oralarda calisan beyaz yakali muhendis arkadaslarimiz var ama yine de yogunluk Istanbul'da. 
Ornegin Ale'nin is arkadasi bir avukat var. benim yaslarimdalar. Bunlar kari koca vakti zamaninda Frankfurt'ta uluslarasi hukuk burolarinin ikisinde calisirlarken simdi Oldenburg'ta yasiyor ve calisiyorlar. Turkiye'de boyle seyler pek olmaz. Tasrada buyuk ve iyi sirket bulamaz avukatlar. Muhendisler belki ama avukatlar hayir. Ama Almanya'da bu konuda hakikaten degisik. 
Ornegin Bremen'de bile Kellogs, Jacobs, Kraft Foods falan var. Unilever'in Rize'de oldugunu dusunun. 
Ilk geldigimde hayat standardinin burada neden daha yuksek oldugunu anlamamistim. Bana gore yuksek falan degildi. Benim Istanbul'daki hayat standardin daha yuksekti bana gore. Sonra anladim ki burada hayat standardi herkes icin yuksek. Istanbul'da iyi bir yerde calisan ve yasayan bir beyaz yakali olarak ayni cemberin icinde yasarken hayat guzeldi tabi. Ama o cemberin disuna cikip Bagcilar'a gitsem mesela ya da daha az para kazansam, izel saglik sigortam olmasa, iste o zaman hayat epey kotu Turkiye'de. Iste zamanla gordugum, alistigim, taktir ettigim bu oldu Almanya'da. Tabi ki burada sikintilar var. ornegin ozel saglik sigortasi olanlara hastanelerde oncelik tanindigi soyleniyor. Ama yine de ozel hastane devet hastanesi ayrimi yok. Bremen'in en zengin be en fakir insani ayni hastanede ayni doktor tarafindan tedavi edilebiliyor. 
Gerci son zamanlarda ozel okullar burada da artmis ama yine ayni sekilde teorik olarak en zenginle en fakir ayni okulda okuyabiliyor. 
Alman ergenleri cok terbiyesiz. Hamilelere ve yaslilara yer vermek soyle dursun dangup dungul carpmaya bile cekinmiyorlar. 
Bizim mahalleye gelen tramvayda klima var ama mesela Turk mahallesine giden tramvayda klima yok. 
Almanlar'in gocmenlere ve fakir Almanlara karsi ayrimciligi var. Pek cogu oldukca milliyetci. Sadece bunun levelleri var. Kimisi hemen belli ediyor kimisi de sarhos oldugunda. 
Her millette oldugu gibi cok sicak, canayakin ve dusunceli insanlari da var. Ornegin ust kat komsumuzla henuz samimiyetimiz olmadigi halde gecen gun ziyaretlerine gitmek istedik. Uc ay once bizim mahalledeki hastanede sezeryan olmustu. Deneyimleri hakkinda konusmak istedik. Bizi aksam yemegine davet ettiler.  Normalde Almanlardan beklenmeyevek bir hareket. 
Almanya'ya gelmeden once Turk oldugum icin cok fazla onyargiya maruz kalacagim korkusu vardi bende. Itiraf etmeliyim ki bugune kadar hic kotu bir tecrube yasamadim. Bilakis, her zaman her yerde cok sicak karsilandim ve sicak muamele gordum. Ale bunun benim acik fikirli ve guler yuzlu olmamdan kaynaklandigini soyluyor. Kismen dogrudur ama ilk intiba olarak Turk oldugumu dusunmuyorlar. Hele ki ingilizce konusunca. Bence biraz da bundan. Yoksa Almanca sinifimdaki Kamerun'lu arkadasim Almanlardan nefret ettigini, ona her zaman cok kotu davrandiklarini soylediginde sasirmis olmama ragmen deri rengi kendini saklayamayinca sebebini anlamakta zorlanmadim.
Yine Ale'nin kuzeninin Hint asilli Kenya'li karisi da ayni sekilde senelerdir cok kotu muameleye maruz kaldigini soyluyor. Kiz Almanya'da tip okumus doktor. Alman aristokrat soyadina sahip ama deri renginden dolayi inanilmaz ayrimciliga maruz kaldigini soyluyor. Sitki siyrilmis anlayacaginiz. 
Giyin konusunda o kadar zevksizler ki bazen buyuk sehre gidip guzel giyinen insan gormek istiyorum. Tamam Istanbul'un gosteris uzerine kurulu markaci yasam tarzi hic hos degil ama yine de insan bazen gercekten guzel giyinen insanlar gormek istiyor. 60 yas ustu Almanlar cok guzel giyiniyorlar ornegin. Diger yas grubundan da cok kucuk bir azinlik guzel giyiniyor. Ama guzel giyinenlerin de oyle rafine bir zevki var ki Turkiye'de uc besi gecmez o kadar klas giyinen insan. Hugo Boss'tan pay bicin iste. Ama bunu yaninda her zmaan temiz ve derli toplular. Spor yapma harici asla esofmanla gezmezler. Estetik olarak begenmesek de duzgun giyinirler. 
Cok sicak bir temmuz gecirmemize ragmen ter kokan kimseye rastlamadim. 
Burada benim gibi cok fazla insanla tanistim. Alman bir adama asik olup, herseyi birakip buraya tasinan. Konustugumuzda hepimizin ortak sorunlari genelde manikur :) pedikur, agda :) 
Bir de cogunluk kendi memlekentinde iyi egitimli, guzel isli vs iken burada birden bire ev hanimi statusune girmis olmak. Ben bunu bir yandan avantaj goruyorum. Yani Turkiye'de bu benim icin bir confort zone'du. Avukatim. Hem de bilmem nerde. Bitti. Baska birseye gerek yok. Statun, sayginligin vs serildi ortaya. Insan olarak sahip oldugun veya olmadigin degerlere cogu zaman sira gelmiyor bile. 
Ama simdi burada sana sorduklarinda henuz calismiyorum diyebilirsin en fazla. Sormazlarsa TUrkiye'de ne muhtesem bir kariyerin oldugunu anlatma sansin bile ilmayabilir. Karsindaki sana salt ev hanimi muamelesi yapabilir ya da bundan bagimsiz olarak seni insan olarak tanimaya calisabilir.
O yuzden bu bir sans. Ben Zeynep olarak  unvanlarimdan ve sahip olduklarimdan bagimsiz degerli ve saygi ve iyi bir insanimi hatirlamak ve hatirlatmak icin. Ama yine de zor. Senelerin aliskanliklari. 
Simdilik bu kadar ama aklima geldikce yazmaya devam edecegim. 

Yorumlar

Zeynep cok guzel bir yazi olmus. Zamanim olursa bir benzerini bende yazmak istiyorum. Bana ilham oldun :)

Bir noktayi anlamadim. eger hamile ve yasliysan otobus ve tramvaylarin en ondeki yerlere oturma hakkina sahipsin. Ordaki insanlari yerinden kaldirabiliyorsun. Hic laf etmeden de kalkmak sana yer vermek zorunda.

Otobuse bir daha ki sefere bindiginde uyari yazisinin nerde olduguna goz ucuyla bir bak ve en onde oturan insana goster. Laf ederse sofore sikayet et.

Ama camda, duvarda mutlaka bir yazi, kizilhac, tekerlekli sandalyeli bir kisi veya hamile grafiklerinin olmasi gerekli.

Zeynep dedi ki…
Ay evet evet yaz KKT, bu tarz deneyimleri okumaktan cok hoslaniyorum :)
Ale de ayni seyi soyliyor ama ben Almancama cok guvenemedigimden cekiniyorum kalkin demeye. Ay bu Almanca'yi adam gibi bir ogrenmsem ne cemkirik olucam ama :)
Dudu dedi ki…
hep benzer seyler... :) yabanci biriyle evlenip gelenler icin ozellikle de.
agdaya da cozum lazer sanirim artik.
ben bremen'i cok seviyorum bu arada. simdi okuyunca kalkip gelmek istedim, ne zaman gitsem yine dedim. annemler orada yasadigi icin sanki kendimi de yasamis sayiyorum, seviyorum :)
Zeynep dedi ki…
Lazer ben Turkiye'deyken yaptiriyordum da simdi hamilelik falan mecburen ara verdim ama devam edecegim. Kesinlikle. Ama ikidir gidiyorum burda da agdaya pahali mahali halim yok zaten kipirdayamiyorum da.
Ne zaman istersen bizi ziyaret edebilirsin Dudu ama bebekli insaniz artik acarmiyiz seni bilmem :)
Dudu dedi ki…
amaaaan ayda 1 oyle bır luksumuz de olsun artık zeynep! :)
bu gıdısle etrafımda bebeksız kımse kalmıyor zaten, bebeklılerle bebeksız hayat dıye bır kıtap yazıcam artık :))

Popüler Yayınlar