birşeyler yazmak istiyorum. ama ne yazacağımı bilmiyorum. bu sıralar yaşadığıma dair pek kanıt yok hayatımda. dolayısıyla yazacak anlamlı bir şey de yok gibi geliyor. şikayet değil mi çok şükür herşey yolunda. sadece bir hamster gibiyim. kapitalizmin çarkının içinde dönüp duruyorum. ayakkabı resmi koyup sonra da bunları yazmak çok anlamsız geliyor biliyorum. ama öyle hissediyorum.
şu kurumsal hayatın insana yaptığını kimse yapmıyor vallahi.
perşembe babam ve Elif Viyana'ya gidiyorlar. onların adına çok seviniyorum. bense ofisimde oturmuş götümü büyütüyorum. neyse bunu da kabullenmek lazım. bu da böyle bir dönem. farkettimki blogumda en çok onkologlarla ilgili yazım okunuyor. sormak istediğiniz birşey olursa lütfen çekinmeyim. e-mail adresimi ve telefonumu da veririm size. o kadar iyi biliyorum ki o süreci. çok uzakmış gibi geliyor bazen. sanki hiç yaşamamışım gibi. ama biliyorum aslında. hala biliyorum. hayat enteresna hakikaten. kimseye kaldıracağından daha fazlası gelmiyor aslında. bittim dediğin yerde bile çok varsın aslında.
Yorumlar
senin zamanında geçtiğin süreçten geçiyorum.. ve çok zor. kelimeler zorlğunu anlatamıyor hatta..
yazdıklarını okurken, gözlerim doldu, boğazım düğümledi.. sayfayı bir kaç kez değiştirip, kendimi toparlayınca geri dönüp okudum..
mevcut bir yarayı kanatmak gibi birşey bu..