Cumartesi

Rüzgarsızlık sebebiyle sabahki yelken dersim iptal oldu. Aylar sonra ilk defa 12'ye kadar uyudum, dinlendim. Oh sefam olsun. Sonra Günseli'yle sahilde kahvaltı ettik ordan Antrepo 3'teki Bienal'e gittik ki saat 15:30 falan olmuştu sanırım. Bildiğiniz üzere ben buradaki serginin yarısını gezebilmiştim henüz. Sınırsız bilet almama rağmen henüz semerelerinden faydalanamadım. Neyse sanata katkım olsun bari. 1,5 saat kadar gezdikten sonra 360'a gittik birşeyler içmek için. Hava güzel olduğundan dışarıda oturduk. Her zamanki gibi 360'ta ne doğru düzgün bira ne de şarap vardı. Bir ara karnım acıkır gibi oldu kabak çiçeği dolması yedim ama beğenmedim. İstanbul'da yenilecek en güzel yer Şans Restaurant. Neyse güzel manzara ve dost sohpeti iyiydi sonuçta. Kalkmak üzereyken Karoly (bkz. Mokarabia, Bolart) geldi. Biraz daha sohpetten sonra Cezayir'in oradaki Galeri Apel'deki sergi açılışına gittik. Detay ve fotografları yarın veririm. Küçük ama güzel bir sergiydi. Bu işin erbabı Karoly'e göre İstanbul'daki en iyi ve kaliteli galerilerden biriymiş zaten burası. Oradan çıkıp eve, hemen kısa bir duş ve giyinme sonra bizim evin yanındaki Tesadüf Cafe'de sevgili kardeşimin doğumgününe. Sağolsun Gökçe mekanı bize kapattı ve mum ışıkları altında çok hoş bir ortam sundu bize. Güzeldi yani Cumartesi günü yelken de yapabilseydim daha da güzel olacaktı ama buna da şükür :)

Yorumlar

Popüler Yayınlar